Sinema, bazen size karşı istediğinizden daha açık ve dürüst olmak isteyebilir. İşte bu uğurda daha gerçekçi, sert, çarpıcı ve vurucu olmaya çalışırken gerçeği eğip büken, sizi içten içe kemiren, fetheden, yaralayan, kimi zaman tiksindiren filmler karşınıza çıkabilir. Size ekrana, perdeye bakmak konusunda zorluklar yaratabilecek; bazen sizin ilginizi istismar edebilecek; gösterdiği vahşet ile stabil psikolojinizin ayarlarıyla oynayabilecek; izleyici düşmanı filmleri kişisel bir listede toparladım. Listeyi bir rahatsızlık paratoneri olarak da kullanabilirsiniz.
Büyük bir gerilim/korku fanatiği olarak söyleyebilirim ki, dün akşam hazırlayıp derlediğim bu küçük listedeki 3 filmi de birbirinden uzun aralıklarla izlemiştim. Tabii onu da izlemekten sayarsanız, her dakika başı kafamı başka yönlere çevirip yarısını bi gün öbür yarısını başka bir gün izlemek, hemen hemen her sahneyi atlamak...
Her neyse, lafı uzatmayacağım çünkü siz zaten neyden bahsettiğimi gayet iyi anladınız. Karşınızda şahsi zevkime(!) dayalı sinema tarihinin gelmiş geçmiş en rahatsız edici 3 filmi:
Her neyse, lafı uzatmayacağım çünkü siz zaten neyden bahsettiğimi gayet iyi anladınız. Karşınızda şahsi zevkime(!) dayalı sinema tarihinin gelmiş geçmiş en rahatsız edici 3 filmi:
1- Salo ya da Sodom'un 120 günü (1975) -Yasaklandı-
Rahatsızlık Seviyesi: 10/10
Konu: Olaylar 1944 yılında Nazi Almanya'sının kontrolünde Kuzey İtalya'da kurulmuş kısa ömürlü bir kukla devlet olan Faşist Salo Cumhuriyeti'nde geçer. Şehrin ileri gelen seçkinlerinden dört sefih 9 kız 9 da erkek 18 genç insanı yakalayıp bir şatoya kapatırlar. Beraberlerindeki 4 yaşlı fahişe ile birlikte bu genç kölelere bir dizi fiziksel, ruhsal ve cinsel işkence uygularlar.
Konu: Olaylar 1944 yılında Nazi Almanya'sının kontrolünde Kuzey İtalya'da kurulmuş kısa ömürlü bir kukla devlet olan Faşist Salo Cumhuriyeti'nde geçer. Şehrin ileri gelen seçkinlerinden dört sefih 9 kız 9 da erkek 18 genç insanı yakalayıp bir şatoya kapatırlar. Beraberlerindeki 4 yaşlı fahişe ile birlikte bu genç kölelere bir dizi fiziksel, ruhsal ve cinsel işkence uygularlar.
Film öyle rahatsız edicidir ki, 40 yıl aradan sonra günümüzde bile hala yasaklığını sürdürür. Filmin gösterime girmeden önce yönetmeninin öldürülmesi, kendisini çok daha çekici hale getirdi. Rahatlıkla söyleyebilirim ki hayatımda gördüğüm/izlediğim/duyduğum/okuduğum hiçbir şey beni bu film kadar etkilememiştir. Bence verdiği mesajı da başarıyla izleyiciye aktarabilmiştir. Bir komedi, dram veya korku filmi izlerseniz sizi ne kadar güldürürse, üzerse veya korkutursa o filmi o kadar başarılı bulursunuz, Salo ya da Sodom'un 120 Günü'nde de amaç sizi iğrendirmek, o zamandaki faşizmin ne kadar mide bulandırıcı, sadist ve psikopat olduğunu izleyiciye aşılamaktı ve bunu çok iyi bir şekilde başardı. Filmi izledikten sonra bir hafta kadar insanlardan iğrendiğimi itiraf etmeliyim. Dışarıya doğru dürüst çıkamadım, birkaç gün okula gidemedim, hep ağlamaklıydım. Bu kadar etkilemişti beni. Tabii ki insan bir süre sonra o görüntüleri unutuyor, yaşamına devam ediyor ama bende bıraktığı etki çok büyüktü, sarsıntılı bir dönemedeyseniz veya hassas bir insansanız sakın izlemeyin derim.
2- Cannibal Holocaust (1980)
-Yasaklandı-
Rahatsızlık Seviyesi: 9/10
Konu: Film ormanın derinliklerinde yaşayan yerli kabilelerle ilgili bir röportaj yapmaya giden dört kişilik bir belgesel film ekibinden bir daha haber alınamaması üzerine bir antropolog'un film ekibini aramaya çıkması ile başlar. Araştırmaları sırasında antropolog ve beraberindekiler ormanda belgesel ekibinin çektiği filmlerin kutularına ulaşırlar. Bu filmleri izlediklerinde ise bu insanların başlarına nelerin geldiğini dehşetle öğrenirler.
50'nin üstünde ülkede yasaklanıp bir rekora imza atan, Blair Witch Project ile hatırlanan ve sonrasında da Rec, Cloverfield, Paranormal Activity gibi yakın dönem örnekleriyle de popüler hale gelen bir alt türün öncüsüdür Ruggero Deodato’nun sahte-belgeseli. Zaten “sahte” dediğime bakmayın, görüntüler o kadar gerçekçidir ki, Deodato oyuncularının gerçekten kazıklara saplanmadığını mahkemede kanıtlamak zorunda kalmıştır ve ancak bundan sonra beraat edebilmiştir. Vahşet algısını genişleten ve birçok insanın psikolojisine kalıcı tesir eden Cannibal Holocaust, rahatsız edici filmlerin en iddialılarından biri.
3- Human Centipede (2009)
Rahatsızlık Seviyesi: 7/10
Konu: Kaçırdığı üç turisti "insan kırkayak" oluşturmak için anüsten ağızlarını ameliyat ile birleştiren bir Alman doktorun öyküsünü anlatmaktadır. Yönetmen Six'e göre, filmin konsepti, arkadaşlarına çocuk tacizcilerinin ağızlarını "şişman kamyon sürücüsü"nün anüse dikmesi hakkında yaptığı şaka ile ortaya çıktı.
Sanırım listenin bu kısmı bir bütün olarak değil sadece belirli fikirlerin test edildiği filmlerden oluşacak. Human Centipede filmide dudaklarınız bir başkasının kıçına dikildiğinde ve ömrünüzün sonuna kadar önünüzdeki şahsın dışkısıyla beslenmek zorunda kaldığınızda neler olacağını anlatıyor. Bu filmde en son yapacağınız şey empati kurmak olacaktır çünkü filmde kahramanların içinde bulunduğu durum böylesi bir ilişkiyi imkansız kılıyor. Ancak filmin en zayıf noktası da buradan kaynaklanıyor, sırf irite edici bir film yapmak sanırım filmin başarılı bir yapıt olması için yeterli olmuyor. Ama yinede film vermek istediği mesajı veriyor ve izleyiciyi yeteri kadar geriyor ve rahatsız ediyor. Filme verdiğim irite derecesi 6 olsa da sevgilinizle oturup seyredebileceğiniz bir film değil.
2- Cannibal Holocaust (1980) -Yasaklandı-
Rahatsızlık Seviyesi: 9/10
Konu: Film ormanın derinliklerinde yaşayan yerli kabilelerle ilgili bir röportaj yapmaya giden dört kişilik bir belgesel film ekibinden bir daha haber alınamaması üzerine bir antropolog'un film ekibini aramaya çıkması ile başlar. Araştırmaları sırasında antropolog ve beraberindekiler ormanda belgesel ekibinin çektiği filmlerin kutularına ulaşırlar. Bu filmleri izlediklerinde ise bu insanların başlarına nelerin geldiğini dehşetle öğrenirler.
50'nin üstünde ülkede yasaklanıp bir rekora imza atan, Blair Witch Project ile hatırlanan ve sonrasında da Rec, Cloverfield, Paranormal Activity gibi yakın dönem örnekleriyle de popüler hale gelen bir alt türün öncüsüdür Ruggero Deodato’nun sahte-belgeseli. Zaten “sahte” dediğime bakmayın, görüntüler o kadar gerçekçidir ki, Deodato oyuncularının gerçekten kazıklara saplanmadığını mahkemede kanıtlamak zorunda kalmıştır ve ancak bundan sonra beraat edebilmiştir. Vahşet algısını genişleten ve birçok insanın psikolojisine kalıcı tesir eden Cannibal Holocaust, rahatsız edici filmlerin en iddialılarından biri.
Rahatsızlık Seviyesi: 7/10
Konu: Kaçırdığı üç turisti "insan kırkayak" oluşturmak için anüsten ağızlarını ameliyat ile birleştiren bir Alman doktorun öyküsünü anlatmaktadır. Yönetmen Six'e göre, filmin konsepti, arkadaşlarına çocuk tacizcilerinin ağızlarını "şişman kamyon sürücüsü"nün anüse dikmesi hakkında yaptığı şaka ile ortaya çıktı.
Sanırım listenin bu kısmı bir bütün olarak değil sadece belirli fikirlerin test edildiği filmlerden oluşacak. Human Centipede filmide dudaklarınız bir başkasının kıçına dikildiğinde ve ömrünüzün sonuna kadar önünüzdeki şahsın dışkısıyla beslenmek zorunda kaldığınızda neler olacağını anlatıyor. Bu filmde en son yapacağınız şey empati kurmak olacaktır çünkü filmde kahramanların içinde bulunduğu durum böylesi bir ilişkiyi imkansız kılıyor. Ancak filmin en zayıf noktası da buradan kaynaklanıyor, sırf irite edici bir film yapmak sanırım filmin başarılı bir yapıt olması için yeterli olmuyor. Ama yinede film vermek istediği mesajı veriyor ve izleyiciyi yeteri kadar geriyor ve rahatsız ediyor. Filme verdiğim irite derecesi 6 olsa da sevgilinizle oturup seyredebileceğiniz bir film değil.
